LEONARDİT NEDİR?YARARLARI NELERDİR?

Leonardit; alkali ortamlarda kolayca çözünebilen, siyah veya koyu kahverengi renkte, parlak ve camsı görünüşlü yumuşak bir madendir. Linyit kömürünün doğada milyonlarca yıl süren çok yavaş oksidasyonu ve kimyasal değişimi sonucu oluşur.

LEONARDİT MADENİNİN BAZI AYIRT EDİCİ ÖZELLİKLERİ:

–       Siyah – koyu kahverengi arası renklerdedir.
–       Görünüşü camsı ve parlaktır.
–       Yoğunluğu 0,70 gr/cm3 ile 0.90 gr/cm3 arasındadır.
–       Asit özelliktedir, pH değeri 3 ile 5 arasındadır.
–       Oldukça yumuşak bir madendir ve sertlik derecesi 1 civarındadır (Mohs sertlik skalası).
–       Kristal yapısı amorftur.
–       Organik kökenlidir.
–       Linyit kömürünün kimyasal değişimi sonucu oluşmuştur .
–       Yüksek oranlarda hümik asitler içerir.
–       İçerdiği hümik asitler uzun zincir moleküller yapısındadırlar.
–       Alkali çözeltilerde kolayca çözünebilir.

LEONARDİT MADENİ NERELERDE KULLANILIR?

Leonardit madeni hümik asitlerin temel hammaddesidir ve içerdiği yüksek oranlardaki hümik asitlerden dolayı önemli bir ekonomik değere sahiptir.

Dünya’da ve Ülkemizde leonardit madeni en yaygın olarak tarımda, organik toprak düzenleyicisi olarak, kullanılmaktadır. Leonarditin diğer kullanım alanları ise şöyle sıralanabilir:

Ø  Toprağın ıslah edilmesinde. Sanayi artıklarının kirlettiği toprakların temizlenmesinde.
Ø  Derin sondajlarda, sondaj çamuru katkı maddesi olarak.
Ø  Hayvan yemi katkı maddesi olarak.
Ø  Dökümcülükte; döküm kalıp kumuna katkı malzemesi olarak.
Ø  Hava ve su filtre sistemlerinde. Kağıt, boya, mürekkep, çimento, seramik, pil, asfalt, adsorban, kauçuk, ecza  ve kozmetik, enzim immobilasyonu, gres ve yağlayıcılar, köpük giderici endüstrilerinde.

Bunların dışında; denizlerdeki petrol kirlenmeleri ile sulardaki radyoaktif kirlenmelerin temizlenmesinde, atık su arıtımda ve tıpta kanser dahil birçok hastalığın önlenmesi veya tedavisi konularında  leonarditin kullanımı ile ilgili çok ciddi araştırmalar yapılmaktadır. Tıpta, bazı hastalıklar için araştırma aşaması geçilmiş durumdadır ve leonarditin (hümik asitin) hammadde olarak kullanıldığı ilaçlar kullanılmaya başlanılmıştır.

LEONARDİTİN KALİTESİ VE İÇERİSİNDEKİ HÜMİK ASİTLERİN ORANI NEDİR?

Bu konuda Uluslararası düzeyde kabul edilmiş bir standart bulunmamaktadır. Ülkemizde ise, Tarım Bakanlığı’nca yayımlanan “Tarımda Kullanılan Organik, Organomineral, Özel, Mikrobiyal ve Enzim İçerikli Organik Gübreler ile Toprak Düzenleyicilerin Üretimi, İthalatı, İhracatı, Piyasaya Arzı ve Denetimine Dair Yönetmelik” tarımda kullanılacak leonardit madeninin kuru bazda en az %40 oranında hümik asitler içermesini şart koşmaktadır. Bu %40 şartı sadece tarımda kullanılacak leonarditler içindir ve sadece ekonomik (ticari) değerlendirmeler esas alınarak belirlenmiştir. Leonardit madeninin bilimsel (fiziksel, kimyasal, jeolojik) farklılıkları hiç göz önüne alınmamış gibi gözükmektedir. Ancak, elde başka bir çalışma veya tanımlama olmadığı için biz madenciler de  bir madenin leonardit olarak kabul edilebilmesi için içerisinde en az %40 hümik asitler olması şartını şimdilik kabul etmiş durumdayız. Sonuç olarak; leonardit madeninin içerisindeki hümik asitlerin oranını şimdilik %40 ile %90 arası olarak söyleyebiliriz.

Öte yandan, bir madenci gözüyle leonardit madenini tanımlayabilmek için; madenin hümik asit oranını, Ph değerini ve yoğunluğunu birlikte esas alan bir çalışma yapıldı. 10’dan fazla farklı maden sahasından alınan leonardit örneklerinin hümik asit oranları, Ph değerleri ve yoğunlukları aynı grafik üzerine yerleştirerek karşılaştırıldı. Grafikten çıkan sonuca göre, eğer Uluslararası düzeyde kabul edildiği gibi, bir madenin leonardit olarak kabul edilebilemesi için Ph’ının 5’den az ve yoğunluğunun 0,90 gr/cm3’den az olması gerekiyorsa hümik asit oranının da en az %65 olması gerekmektedir. Ph’ı 6 ve yoğunluğu 1,00 gr/cm3 kabul etsek bile, bu değerlere karşılık gelen hümik asit oranı %55 civarında olmaktadır. Bu durumda, bir madenin leonardit olarak kabul edilebilmesi için en az hümik asit oranının %40’dan daha fazla olması gerekmektedir.

LEONARDİT İÇERİSİNDEKİ HÜMİK ASİTLER NELERDİR?

Leonarditin içerisindeki hümik asitler şunlardır:

a-    Hümik Asit: pH’ı 7’den küçük olan asidik özellikteki sularda çözünemez, daha yüksek pH derecelerindeki suda veya alkalik özellikteki çözeltilerde çözünebilir. Moleküler ağırlığı fazla olup uzun zincir molekül yapısındadır. Rengi, koyu kahverengi ile siyah arasındadır.

b-    Fülvik Asit: Bütün pH derecelerindeki (asidik veya bazik) suda veya çözeltilerde çözünebilir. Moleküler ağırlığı düşük olup, kısa zincir molekül yapısındadır. Rengi,  açık sarı ile sarı-kahverengi arasındadır.

Bir kavram karışıklığını gidermek için “leonardit içerisindeki hümik asit (asitler) oranı” ile ne kastedildiğinin açıklanması gerekir. Bütün yayınlarda, leonardit üreticisi veya pazarlayıcısı firmaların kataloglarında, leonarditin en ayırt edici özelliği olarak “hümik asit oranı” veya “hümik asitlerin oranı” verilir. Buralarda kastedilen, leonarditin içerisindeki hümik ve fülvik asit oranlarının toplamıdır.

DİĞER HÜMİK ASİT KAYNAĞI MADENLER NELERDİR?

Diğer hümik asit kaynağı madenler; linyit kömürü, gidya ve torfdur. Aşağıdaki tabloda da hümik asit kaynağı olarak değerlendirilebilecek madenlerin hümik asit oranları ve Ph değerleri karşılaştırılmaktadır.

Tablodan da açıkca görülebileceği gibi, en yüksek hümik asit oranına ve en düşük Ph değerine leonardit sahiptir. Oran olarak tartışılmaz üstünlüğünün yanı sıra, leonarditin içerdiği hümik asitlerin (özellikle tarımda) nitelik olarak da daha uygun, daha yararlı ve biyolojik aktifliğinin daha yüksek olduğu çeşitli araştırmalarla kanıtlanmış durumdadır.

LEONARDİTİN TARIMDA KULLANIMI.

Dünya’da ve Türkiye’de leonardit madeninin yıllık üretimi ve yıllık kullanımı ile ilgili güvenilir istatistiki bilgiler bulunmamaktadır. Ancak, üretilen leonarditin çok büyük kısmının tarımda, organik toprak düzenleyicisi olarak, kullanıldığı bilinmektedir.

Lenarditin tarımda kullanımı esas olarak iki şekilde olur; katı (granül) veya sıvı olarak.

Katı (granül) kullanım: Madenden çıkartılan leonardit; kırılması, öğütülmesi, elenmesi, içerisindeki yabancı maddelerin temizlenmesi ve kurutulup suyunun alınması için bir dizi fiziksel işlemlerden geçirilir. Daha sonra torbalanıp tarlaya iletilen leonardit (toprağın, bitkinin ve leonarditin türü ve özelliklerine göre değişen oranlarda) toprakla karıştırılır.

Sıvı olarak kullanım: Leonardit, reaktör adı verilen kazanlarda potasyum hidroksit ile kimyasal işleme sokularak ham sıvı potasyum humat (piyasalarda çoğunlukla “hümik asit” olarak bilinir) elde edilir. Homojenizasyon ve filitrasyon işlemlerinden geçirilen sıvı potasyum humat şişelenip satılır. Sıvı potasyum humat tarlada, sulama suyuna karıştırılarak kullanılabileceği gibi, yapraktan da uygulanabilir.

Sıvı potasyum humatın bütün suyu buharlaştırılırsa katı potasyum humat adı verilen ve su içerinde kolayca eriyebilen kristalize hümik asit elde edilir. Katı formda pazarlanan bu malzeme istenilen oranda su ile karıştırılarak tekrar sıvı potasyum humat elde edilebilir.

Granül leonardit veya sıvı potasyum humat tarımda tek başlarına kullanılabildikleri gibi, doğal veya kimyevi gübrelerle karıştırılarak veya kaplama yapılarak da kullanılırlar. Ayrıca, leonardit kökenli ürünlere makro ve mikro besin elementleri ilavesi ile çok değerli Bitki Gelişim Düzenleyicileri (BGD) elde edilmektedir.

Leonarditin ve leonarditten elde edilen hümik asidin Organik Tarımda kullanılmaya uygun olduğu bazı ülkeler tarafından kabul edilmiş durumdadır. Gerçekte, tümüyle doğal bir maden olan ve hiçbir zararlı bileşeni bulunmayan leonarditin organik tarımda tüm ülkelerde güvenle kullanılmaması için bir neden gözükmemektedir. Ancak, birçok ülkede hala başka bazı madenlerin ve maddelerin leonardit adıyla satılabiliyor olması gerçek leonarditin organik tarımda kullanılmasında da kafa karışıklığına neden olmaktadır. Örneğin, linyit kömürünün içerisinde sıklıkla tarımda kullanılması sakıncalı olan oranlarda ağır metallere rastlanılmaktadır. Eğer  böyle bir linyit kömürü leonardit olarak satılıyorsa elbette ki bu leonardit organik tarıma uygun değildir.

by ozkancol

LEONARDİT NEDİR?YARARLARI NELERDİR?

Leonardit; alkali ortamlarda kolayca çözünebilen, siyah veya koyu kahverengi renkte, parlak ve camsı görünüşlü yumuşak bir madendir. Linyit kömürünün doğada milyonlarca yıl süren çok yavaş oksidasyonu ve kimyasal değişimi sonucu oluşur.

LEONARDİT MADENİNİN BAZI AYIRT EDİCİ ÖZELLİKLERİ:

–       Siyah – koyu kahverengi arası renklerdedir.
–       Görünüşü camsı ve parlaktır.
–       Yoğunluğu 0,70 gr/cm3 ile 0.90 gr/cm3 arasındadır.
–       Asit özelliktedir, pH değeri 3 ile 5 arasındadır.
–       Oldukça yumuşak bir madendir ve sertlik derecesi 1 civarındadır (Mohs sertlik skalası).
–       Kristal yapısı amorftur.
–       Organik kökenlidir.
–       Linyit kömürünün kimyasal değişimi sonucu oluşmuştur .
–       Yüksek oranlarda hümik asitler içerir.
–       İçerdiği hümik asitler uzun zincir moleküller yapısındadırlar.
–       Alkali çözeltilerde kolayca çözünebilir.

LEONARDİT MADENİ NERELERDE KULLANILIR?

Leonardit madeni hümik asitlerin temel hammaddesidir ve içerdiği yüksek oranlardaki hümik asitlerden dolayı önemli bir ekonomik değere sahiptir.

Dünya’da ve Ülkemizde leonardit madeni en yaygın olarak tarımda, organik toprak düzenleyicisi olarak, kullanılmaktadır. Leonarditin diğer kullanım alanları ise şöyle sıralanabilir:

Ø  Toprağın ıslah edilmesinde. Sanayi artıklarının kirlettiği toprakların temizlenmesinde.
Ø  Derin sondajlarda, sondaj çamuru katkı maddesi olarak.
Ø  Hayvan yemi katkı maddesi olarak.
Ø  Dökümcülükte; döküm kalıp kumuna katkı malzemesi olarak.
Ø  Hava ve su filtre sistemlerinde. Kağıt, boya, mürekkep, çimento, seramik, pil, asfalt, adsorban, kauçuk, ecza  ve kozmetik, enzim immobilasyonu, gres ve yağlayıcılar, köpük giderici endüstrilerinde.

Bunların dışında; denizlerdeki petrol kirlenmeleri ile sulardaki radyoaktif kirlenmelerin temizlenmesinde, atık su arıtımda ve tıpta kanser dahil birçok hastalığın önlenmesi veya tedavisi konularında  leonarditin kullanımı ile ilgili çok ciddi araştırmalar yapılmaktadır. Tıpta, bazı hastalıklar için araştırma aşaması geçilmiş durumdadır ve leonarditin (hümik asitin) hammadde olarak kullanıldığı ilaçlar kullanılmaya başlanılmıştır.

LEONARDİTİN KALİTESİ VE İÇERİSİNDEKİ HÜMİK ASİTLERİN ORANI NEDİR?

Bu konuda Uluslararası düzeyde kabul edilmiş bir standart bulunmamaktadır. Ülkemizde ise, Tarım Bakanlığı’nca yayımlanan “Tarımda Kullanılan Organik, Organomineral, Özel, Mikrobiyal ve Enzim İçerikli Organik Gübreler ile Toprak Düzenleyicilerin Üretimi, İthalatı, İhracatı, Piyasaya Arzı ve Denetimine Dair Yönetmelik” tarımda kullanılacak leonardit madeninin kuru bazda en az %40 oranında hümik asitler içermesini şart koşmaktadır. Bu %40 şartı sadece tarımda kullanılacak leonarditler içindir ve sadece ekonomik (ticari) değerlendirmeler esas alınarak belirlenmiştir. Leonardit madeninin bilimsel (fiziksel, kimyasal, jeolojik) farklılıkları hiç göz önüne alınmamış gibi gözükmektedir. Ancak, elde başka bir çalışma veya tanımlama olmadığı için biz madenciler de  bir madenin leonardit olarak kabul edilebilmesi için içerisinde en az %40 hümik asitler olması şartını şimdilik kabul etmiş durumdayız. Sonuç olarak; leonardit madeninin içerisindeki hümik asitlerin oranını şimdilik %40 ile %90 arası olarak söyleyebiliriz.

Öte yandan, bir madenci gözüyle leonardit madenini tanımlayabilmek için; madenin hümik asit oranını, Ph değerini ve yoğunluğunu birlikte esas alan bir çalışma yapıldı. 10’dan fazla farklı maden sahasından alınan leonardit örneklerinin hümik asit oranları, Ph değerleri ve yoğunlukları aynı grafik üzerine yerleştirerek karşılaştırıldı. Grafikten çıkan sonuca göre, eğer Uluslararası düzeyde kabul edildiği gibi, bir madenin leonardit olarak kabul edilebilemesi için Ph’ının 5’den az ve yoğunluğunun 0,90 gr/cm3’den az olması gerekiyorsa hümik asit oranının da en az %65 olması gerekmektedir. Ph’ı 6 ve yoğunluğu 1,00 gr/cm3 kabul etsek bile, bu değerlere karşılık gelen hümik asit oranı %55 civarında olmaktadır. Bu durumda, bir madenin leonardit olarak kabul edilebilmesi için en az hümik asit oranının %40’dan daha fazla olması gerekmektedir.

LEONARDİT İÇERİSİNDEKİ HÜMİK ASİTLER NELERDİR?

Leonarditin içerisindeki hümik asitler şunlardır:

a-    Hümik Asit: pH’ı 7’den küçük olan asidik özellikteki sularda çözünemez, daha yüksek pH derecelerindeki suda veya alkalik özellikteki çözeltilerde çözünebilir. Moleküler ağırlığı fazla olup uzun zincir molekül yapısındadır. Rengi, koyu kahverengi ile siyah arasındadır.

b-    Fülvik Asit: Bütün pH derecelerindeki (asidik veya bazik) suda veya çözeltilerde çözünebilir. Moleküler ağırlığı düşük olup, kısa zincir molekül yapısındadır. Rengi,  açık sarı ile sarı-kahverengi arasındadır.

Bir kavram karışıklığını gidermek için “leonardit içerisindeki hümik asit (asitler) oranı” ile ne kastedildiğinin açıklanması gerekir. Bütün yayınlarda, leonardit üreticisi veya pazarlayıcısı firmaların kataloglarında, leonarditin en ayırt edici özelliği olarak “hümik asit oranı” veya “hümik asitlerin oranı” verilir. Buralarda kastedilen, leonarditin içerisindeki hümik ve fülvik asit oranlarının toplamıdır.

DİĞER HÜMİK ASİT KAYNAĞI MADENLER NELERDİR?

Diğer hümik asit kaynağı madenler; linyit kömürü, gidya ve torfdur. Aşağıdaki tabloda da hümik asit kaynağı olarak değerlendirilebilecek madenlerin hümik asit oranları ve Ph değerleri karşılaştırılmaktadır.

Tablodan da açıkca görülebileceği gibi, en yüksek hümik asit oranına ve en düşük Ph değerine leonardit sahiptir. Oran olarak tartışılmaz üstünlüğünün yanı sıra, leonarditin içerdiği hümik asitlerin (özellikle tarımda) nitelik olarak da daha uygun, daha yararlı ve biyolojik aktifliğinin daha yüksek olduğu çeşitli araştırmalarla kanıtlanmış durumdadır.

LEONARDİTİN TARIMDA KULLANIMI.

Dünya’da ve Türkiye’de leonardit madeninin yıllık üretimi ve yıllık kullanımı ile ilgili güvenilir istatistiki bilgiler bulunmamaktadır. Ancak, üretilen leonarditin çok büyük kısmının tarımda, organik toprak düzenleyicisi olarak, kullanıldığı bilinmektedir.

Lenarditin tarımda kullanımı esas olarak iki şekilde olur; katı (granül) veya sıvı olarak.

Katı (granül) kullanım: Madenden çıkartılan leonardit; kırılması, öğütülmesi, elenmesi, içerisindeki yabancı maddelerin temizlenmesi ve kurutulup suyunun alınması için bir dizi fiziksel işlemlerden geçirilir. Daha sonra torbalanıp tarlaya iletilen leonardit (toprağın, bitkinin ve leonarditin türü ve özelliklerine göre değişen oranlarda) toprakla karıştırılır.

Sıvı olarak kullanım: Leonardit, reaktör adı verilen kazanlarda potasyum hidroksit ile kimyasal işleme sokularak ham sıvı potasyum humat (piyasalarda çoğunlukla “hümik asit” olarak bilinir) elde edilir. Homojenizasyon ve filitrasyon işlemlerinden geçirilen sıvı potasyum humat şişelenip satılır. Sıvı potasyum humat tarlada, sulama suyuna karıştırılarak kullanılabileceği gibi, yapraktan da uygulanabilir.

Sıvı potasyum humatın bütün suyu buharlaştırılırsa katı potasyum humat adı verilen ve su içerinde kolayca eriyebilen kristalize hümik asit elde edilir. Katı formda pazarlanan bu malzeme istenilen oranda su ile karıştırılarak tekrar sıvı potasyum humat elde edilebilir.

Granül leonardit veya sıvı potasyum humat tarımda tek başlarına kullanılabildikleri gibi, doğal veya kimyevi gübrelerle karıştırılarak veya kaplama yapılarak da kullanılırlar. Ayrıca, leonardit kökenli ürünlere makro ve mikro besin elementleri ilavesi ile çok değerli Bitki Gelişim Düzenleyicileri (BGD) elde edilmektedir.

Leonarditin ve leonarditten elde edilen hümik asidin Organik Tarımda kullanılmaya uygun olduğu bazı ülkeler tarafından kabul edilmiş durumdadır. Gerçekte, tümüyle doğal bir maden olan ve hiçbir zararlı bileşeni bulunmayan leonarditin organik tarımda tüm ülkelerde güvenle kullanılmaması için bir neden gözükmemektedir. Ancak, birçok ülkede hala başka bazı madenlerin ve maddelerin leonardit adıyla satılabiliyor olması gerçek leonarditin organik tarımda kullanılmasında da kafa karışıklığına neden olmaktadır. Örneğin, linyit kömürünün içerisinde sıklıkla tarımda kullanılması sakıncalı olan oranlarda ağır metallere rastlanılmaktadır. Eğer  böyle bir linyit kömürü leonardit olarak satılıyorsa elbette ki bu leonardit organik tarıma uygun değildir.

by ozkancol

by ozkancol

Leonardit; alkali ortamlarda kolayca çözünebilen, siyah veya koyu kahverengi renkte, parlak ve camsı görünüşlü yumuşak bir madendir. Linyit kömürünün doğada milyonlarca yıl süren çok yavaş oksidasyonu ve kimyasal değişimi sonucu oluşur.

LEONARDİT MADENİNİN BAZI AYIRT EDİCİ ÖZELLİKLERİ:

–       Siyah – koyu kahverengi arası renklerdedir.
–       Görünüşü camsı ve parlaktır.
–       Yoğunluğu 0,70 gr/cm3 ile 0.90 gr/cm3 arasındadır.
–       Asit özelliktedir, pH değeri 3 ile 5 arasındadır.
–       Oldukça yumuşak bir madendir ve sertlik derecesi 1 civarındadır (Mohs sertlik skalası).
–       Kristal yapısı amorftur.
–       Organik kökenlidir.
–       Linyit kömürünün kimyasal değişimi sonucu oluşmuştur .
–       Yüksek oranlarda hümik asitler içerir.
–       İçerdiği hümik asitler uzun zincir moleküller yapısındadırlar.
–       Alkali çözeltilerde kolayca çözünebilir.

LEONARDİT MADENİ NERELERDE KULLANILIR?

Leonardit madeni hümik asitlerin temel hammaddesidir ve içerdiği yüksek oranlardaki hümik asitlerden dolayı önemli bir ekonomik değere sahiptir.

Dünya’da ve Ülkemizde leonardit madeni en yaygın olarak tarımda, organik toprak düzenleyicisi olarak, kullanılmaktadır. Leonarditin diğer kullanım alanları ise şöyle sıralanabilir:

Ø  Toprağın ıslah edilmesinde. Sanayi artıklarının kirlettiği toprakların temizlenmesinde.
Ø  Derin sondajlarda, sondaj çamuru katkı maddesi olarak.
Ø  Hayvan yemi katkı maddesi olarak.
Ø  Dökümcülükte; döküm kalıp kumuna katkı malzemesi olarak.
Ø  Hava ve su filtre sistemlerinde. Kağıt, boya, mürekkep, çimento, seramik, pil, asfalt, adsorban, kauçuk, ecza  ve kozmetik, enzim immobilasyonu, gres ve yağlayıcılar, köpük giderici endüstrilerinde.

Bunların dışında; denizlerdeki petrol kirlenmeleri ile sulardaki radyoaktif kirlenmelerin temizlenmesinde, atık su arıtımda ve tıpta kanser dahil birçok hastalığın önlenmesi veya tedavisi konularında  leonarditin kullanımı ile ilgili çok ciddi araştırmalar yapılmaktadır. Tıpta, bazı hastalıklar için araştırma aşaması geçilmiş durumdadır ve leonarditin (hümik asitin) hammadde olarak kullanıldığı ilaçlar kullanılmaya başlanılmıştır.

LEONARDİTİN KALİTESİ VE İÇERİSİNDEKİ HÜMİK ASİTLERİN ORANI NEDİR?

Bu konuda Uluslararası düzeyde kabul edilmiş bir standart bulunmamaktadır. Ülkemizde ise, Tarım Bakanlığı’nca yayımlanan “Tarımda Kullanılan Organik, Organomineral, Özel, Mikrobiyal ve Enzim İçerikli Organik Gübreler ile Toprak Düzenleyicilerin Üretimi, İthalatı, İhracatı, Piyasaya Arzı ve Denetimine Dair Yönetmelik” tarımda kullanılacak leonardit madeninin kuru bazda en az %40 oranında hümik asitler içermesini şart koşmaktadır. Bu %40 şartı sadece tarımda kullanılacak leonarditler içindir ve sadece ekonomik (ticari) değerlendirmeler esas alınarak belirlenmiştir. Leonardit madeninin bilimsel (fiziksel, kimyasal, jeolojik) farklılıkları hiç göz önüne alınmamış gibi gözükmektedir. Ancak, elde başka bir çalışma veya tanımlama olmadığı için biz madenciler de  bir madenin leonardit olarak kabul edilebilmesi için içerisinde en az %40 hümik asitler olması şartını şimdilik kabul etmiş durumdayız. Sonuç olarak; leonardit madeninin içerisindeki hümik asitlerin oranını şimdilik %40 ile %90 arası olarak söyleyebiliriz.

Öte yandan, bir madenci gözüyle leonardit madenini tanımlayabilmek için; madenin hümik asit oranını, Ph değerini ve yoğunluğunu birlikte esas alan bir çalışma yapıldı. 10’dan fazla farklı maden sahasından alınan leonardit örneklerinin hümik asit oranları, Ph değerleri ve yoğunlukları aynı grafik üzerine yerleştirerek karşılaştırıldı. Grafikten çıkan sonuca göre, eğer Uluslararası düzeyde kabul edildiği gibi, bir madenin leonardit olarak kabul edilebilemesi için Ph’ının 5’den az ve yoğunluğunun 0,90 gr/cm3’den az olması gerekiyorsa hümik asit oranının da en az %65 olması gerekmektedir. Ph’ı 6 ve yoğunluğu 1,00 gr/cm3 kabul etsek bile, bu değerlere karşılık gelen hümik asit oranı %55 civarında olmaktadır. Bu durumda, bir madenin leonardit olarak kabul edilebilmesi için en az hümik asit oranının %40’dan daha fazla olması gerekmektedir.

LEONARDİT İÇERİSİNDEKİ HÜMİK ASİTLER NELERDİR?

Leonarditin içerisindeki hümik asitler şunlardır:

a-    Hümik Asit: pH’ı 7’den küçük olan asidik özellikteki sularda çözünemez, daha yüksek pH derecelerindeki suda veya alkalik özellikteki çözeltilerde çözünebilir. Moleküler ağırlığı fazla olup uzun zincir molekül yapısındadır. Rengi, koyu kahverengi ile siyah arasındadır.

b-    Fülvik Asit: Bütün pH derecelerindeki (asidik veya bazik) suda veya çözeltilerde çözünebilir. Moleküler ağırlığı düşük olup, kısa zincir molekül yapısındadır. Rengi,  açık sarı ile sarı-kahverengi arasındadır.

Bir kavram karışıklığını gidermek için “leonardit içerisindeki hümik asit (asitler) oranı” ile ne kastedildiğinin açıklanması gerekir. Bütün yayınlarda, leonardit üreticisi veya pazarlayıcısı firmaların kataloglarında, leonarditin en ayırt edici özelliği olarak “hümik asit oranı” veya “hümik asitlerin oranı” verilir. Buralarda kastedilen, leonarditin içerisindeki hümik ve fülvik asit oranlarının toplamıdır.

DİĞER HÜMİK ASİT KAYNAĞI MADENLER NELERDİR?

Diğer hümik asit kaynağı madenler; linyit kömürü, gidya ve torfdur. Aşağıdaki tabloda da hümik asit kaynağı olarak değerlendirilebilecek madenlerin hümik asit oranları ve Ph değerleri karşılaştırılmaktadır.

Tablodan da açıkca görülebileceği gibi, en yüksek hümik asit oranına ve en düşük Ph değerine leonardit sahiptir. Oran olarak tartışılmaz üstünlüğünün yanı sıra, leonarditin içerdiği hümik asitlerin (özellikle tarımda) nitelik olarak da daha uygun, daha yararlı ve biyolojik aktifliğinin daha yüksek olduğu çeşitli araştırmalarla kanıtlanmış durumdadır.

LEONARDİTİN TARIMDA KULLANIMI.

Dünya’da ve Türkiye’de leonardit madeninin yıllık üretimi ve yıllık kullanımı ile ilgili güvenilir istatistiki bilgiler bulunmamaktadır. Ancak, üretilen leonarditin çok büyük kısmının tarımda, organik toprak düzenleyicisi olarak, kullanıldığı bilinmektedir.

Lenarditin tarımda kullanımı esas olarak iki şekilde olur; katı (granül) veya sıvı olarak.

Katı (granül) kullanım: Madenden çıkartılan leonardit; kırılması, öğütülmesi, elenmesi, içerisindeki yabancı maddelerin temizlenmesi ve kurutulup suyunun alınması için bir dizi fiziksel işlemlerden geçirilir. Daha sonra torbalanıp tarlaya iletilen leonardit (toprağın, bitkinin ve leonarditin türü ve özelliklerine göre değişen oranlarda) toprakla karıştırılır.

Sıvı olarak kullanım: Leonardit, reaktör adı verilen kazanlarda potasyum hidroksit ile kimyasal işleme sokularak ham sıvı potasyum humat (piyasalarda çoğunlukla “hümik asit” olarak bilinir) elde edilir. Homojenizasyon ve filitrasyon işlemlerinden geçirilen sıvı potasyum humat şişelenip satılır. Sıvı potasyum humat tarlada, sulama suyuna karıştırılarak kullanılabileceği gibi, yapraktan da uygulanabilir.

Sıvı potasyum humatın bütün suyu buharlaştırılırsa katı potasyum humat adı verilen ve su içerinde kolayca eriyebilen kristalize hümik asit elde edilir. Katı formda pazarlanan bu malzeme istenilen oranda su ile karıştırılarak tekrar sıvı potasyum humat elde edilebilir.

Granül leonardit veya sıvı potasyum humat tarımda tek başlarına kullanılabildikleri gibi, doğal veya kimyevi gübrelerle karıştırılarak veya kaplama yapılarak da kullanılırlar. Ayrıca, leonardit kökenli ürünlere makro ve mikro besin elementleri ilavesi ile çok değerli Bitki Gelişim Düzenleyicileri (BGD) elde edilmektedir.

Leonarditin ve leonarditten elde edilen hümik asidin Organik Tarımda kullanılmaya uygun olduğu bazı ülkeler tarafından kabul edilmiş durumdadır. Gerçekte, tümüyle doğal bir maden olan ve hiçbir zararlı bileşeni bulunmayan leonarditin organik tarımda tüm ülkelerde güvenle kullanılmaması için bir neden gözükmemektedir. Ancak, birçok ülkede hala başka bazı madenlerin ve maddelerin leonardit adıyla satılabiliyor olması gerçek leonarditin organik tarımda kullanılmasında da kafa karışıklığına neden olmaktadır. Örneğin, linyit kömürünün içerisinde sıklıkla tarımda kullanılması sakıncalı olan oranlarda ağır metallere rastlanılmaktadır. Eğer  böyle bir linyit kömürü leonardit olarak satılıyorsa elbette ki bu leonardit organik tarıma uygun değildir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Top